2011 senesi Prut Zaferimizin 300. yıldönümüdür. Bultava başarısı Ruslar için ne derece büyük bir önemi haiz ise, Prut Zaferi de biz Türkler için o derece şanlı bir galibiyet sayılmalıdır. Prut Zaferinde kılıç vazifesini tamamıyla yerine getirmiş, fakat siyaset, maalesef devlet işlerine idare etmekten uzak bir bakanın cehaleti ile yapılmıştır. Vezirin cehaleti, hedefi ‘devletin istikbalini’ heder etmiştir. Baltacı ordu idaresinde gösterdiği fıtri dirayeti siyasi işlerde hiçbir şekilde gösterememiştir. Tarihi belgeler tam bir tarafsızlıkla ispat ediyor ki Falçi Antlaşması’nın bütün sorumluluğun III. Ahmetin bakanı Baltacı Mehmet Paşa’ya aittir. Hatta antlaşmanın maddeleri ve şartları da Baltacı’nın düşünce tarzı ve sosyal terbiyesini göstermeye delil olacak mahiyettedir. Şu küçük eser Prut Zaferinden önceki iç durumlarımızın perişan halini açıklamak ve Prut sahillerinde canlarını feda eden kahraman askerlerimizin adlarını derin bir hürmet ve saygıyla anmaya vesile olmak için hazırlanmıştır. İçindeki bilgiler en emin ve en doğru belgelere dayanmaktadır. Dış işlerimizin ilişkilerini araştırmak için en güvenilir belgelere müracaat edildiği gibi, iç siyasetimizi gözden geçirmek için Divanı Hümayun kaleminde saklanan basılmamış belgelerden faydalanılmıştır.
“Osmanlı İmparatorluğu gürültüyle ve aniden ortadan kalktı. Büyük imparatorluklar artlarında üç-beş yıllık değil, yüz yıllık sancılar bırakır.”“İttihatçılar vatanseverdi, bu onların hem […]
Kitap “İlber Ortaylı ile Tarihin Sınırlarına Yolculuk-Mustafa Armağan” adıyla da yayımlanmıştır. “Resmi tarih dediğimiz de, alternatif tarih dediğimiz de, övgümüz de, […]
“Bazı tarihçilerimiz vardır, diyorlar ki mesela, ‘Osmanlılar Arapça kullanmış, Farsça kullanmış.’ Hâlbuki Osmanlı’nın Arapça bileni, bugün bizim İngilizce bilenimiz kadardır.” “Bize […]
Osmalıyı Yeniden Keşfetmek serisi üçüncü kitabıyla tarihin bıraktığı izleri irdelemeye, Osmanlı’yı yeniden keşfetmeye devam ediyor.. İlber Ortaylı, Osmanlı’yı Üç Kıtaya Hükmeden […]
Türkiye’de insanlar dinleri tanımazlar ve merak etmezler. Örneğin, İstanbul’da doğar, yaşar, ölürler, ama bir kilisenin içine girip de, burada pazar âyini […]
Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılı reformlar dönemidir.Bu reformların temel amacı, çokça belirtildiği gibi ordunun modernleştirilmesi olabilir ama 19. yüzyılın devlet adamı malî, […]